21 Mart 2014 Cuma

Özgürlüğümüz Kısıtlanamaz !


Bu blogger anne babalar ortak yayınıdır :

Özgürlüğümüz kısıtlanamaz

#TwitterBlockedinTurkey

T.C. AnayasasıVIII. DÜŞÜNCEYİ AÇIKLAMA VE YAYMA HÜRRİYETİMadde 26Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma haklarına sahiptir.Dün gece yarısı ülkemizde anayasa ihlal edilmiştir. Uluslar arası bir sosyal paylaşım ağı olan Twitter’a erişim farklı mahkeme kararları ile engellenmiş, halkın kendisini ifade etme ve haber alma özgürlüğü kısıtlanmıştır.T.C. Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan dün Bursa’da düzenlediği seçim mitinginde “Twitter mwitter, hepsinin kökünü kazıyacağız Uluslararası camia şöyle der, böyle der hiç umurumda değil. Herkes Türkiye Cumhuriyeti’nin gücünü görecek.” dedikten ve Başbakanlık Basın Müşavirliği’nin “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının bazı linklerin kaldırılmasına ilişkin mahkemelerden çıkarmış oldukları kararların uygulanması konusunda Twitter yetkililerinin duyarsız kaldıkları bir süreç söz konusudur. Mahkeme kararlarını umursamama, hukukun gereğini yerine getirmeme biçimindeki bu tutumda bir değişiklik gözlenmemesi halinde, vatandaşlarımızın mağduriyetini gidermek için teknik olarak, Twitter’e erişimin engellenmesinden başka çare kalmayabileceği belirtilmektedir” açıklamasından sadece bir kaç saat sonra gece yarısı Twitter’a Türkiye’den erişim yasaklanmıştır. Internet servis sağlayıcılarına ulaşan mahkeme kararları ile Twitter’a ülke sınırları içinden erişim kapatılmış, mobil cihazlarda kullanılan 3G erişimi de aynı şekilde engellenmiştir.Yasakların ve sansürün bir çözüm olmadığını, sosyal medyanın susturulamayacağını, özgürlüklerin sansür yoluyla kısıtlanamayacağını herkesin görmesi, bilmesi gerekir. Bunu dün gece Twitter yasaklandıktan kısa bir süre sonra DNS ayarlarında değişiklik yaparak veya VPN, Hotspot Shield gibi bazı programlar üzerinden mecraya giren milyonlarca Türk kullanıcısı da göstermiştir.Sayıları 12 milyona yaklaşan Türkiyeli Twitter kullanıcıları #TwitterBlockedinTurkey etiketiyle konuyu bir saat içinde Twitter’da dünya çapında en çok konuşulan etikete taşımış,farklı etiketlerle gece boyunca TT listesinde kalarak, dünya kamuoyunun dikkatini çekmiştir. Yasaklamadan sonraki ilk 4 saat içinde 2,5 milyondan fazla Türkçe tweet gönderildiği hesaplanmaktadır. Şu anda dünya basını Türkiye’deki Twitter yasağını öncelikli haber olarak vermekte, bunun özgürlükleri baltalama yönünde bir girişim olduğunu söylemektedir.Biz, ülkemizin geleceğini oluşturacak çocukları yetiştiren anne babalar olarak Gezi Parkı direnişi ile tırmanan ve 17 Aralık süreciyle hızlanan şiddet ve sansür uygulamalarını esefle izlemekteyiz. Türkiye’nin gerçek demokrasiden gün be gün uzaklaşmasından, meclisinden medyasına, emniyet güçlerinden yargısına kadar her türlü sistemin çivisinin çıkmış olmasından derin bir endişe duymaktayız.Dün geceki yasak kararıyla Türkiye dünya üzerinde Twitter’a erişimin engellendiği Çin dışındaki tek ülke olmuştur. Bunun utancı ve ayıbı bu yasağı getirmeye cesaret edenlere ait olmakla birlikte, ağırlığını omuzlarımızda taşımaktayız.Bu ülkenin gelecek nesillerinin özgür bireyler olarak büyümesini en çok isteyen ve bunun için emek veren anne babalar olarak hükümetin son aylarda giderek artan baskıcı tavırlarını kabul etmiyor ve bu sansürü şiddetle kınıyoruz.Herkesi gerek internet üzerinden, gerekse etrafımıza bu durumu anlatarak konuyu protesto etmeye ve nihai olarak da 30 Mart 2014 Pazar günü yapılacak olan yerel seçimlerde vatandaşlık hak ve sorumluluğu olan oy kullanma görevini mutlaka yerine getirmeye davet ediyoruz.

Blogger Anne ve Babalar

18 Mart 2014 Salı

18 MART Ben bugün ekmek yaptım ÇANAKKALEME...

Yazı eski ama duygular hep aynı yine bir
 18 Mart gününde


 Yıl 1915
18'indeyiz Martın
Kendine gel biraz!
Pek tekin değildi Çanakkale'nin suyu,
Geçilmez bu boğaz...
Geçilmez bu boğaz...

              
            Böyle başladı işte o büyük diriliş! Türk'ün kendine gelişi ve düşmanı titreten o yurt savunmasının temeli atıldı Çanakkalede..ama ne mücadeleyle, ne yoklukla...

             



   Ben her 18 Mart'ta kendimi, Çanakkalede babası şehit olmuş bir küçük kız yerine koyarım..
       
  Ben her 18 Mart'ta kendimi, Çanakkalede sevdiği şehit olmuş bir genç kızın yerine koyarım..
        
 Ben her 18 Mart'ta kendimi, Çanakkalede kardeşi şehit olmuş bir ablanın yerine koyarım...
       
  Ben her 18 Mart'ta kendimi, Çanakkaleye kınalı kuzusunu yollamış bir ananın yerine koyarım..
           
Ben her 18 Mart'ta kendimi ,Çanakkalede oğlu şehit olmuş bir annenin yerine koyarım..

                           
      Hissederim... yaşarım... ağlarım.. düşünürüm.. gururlanırım...

       
 Gelibolu'ya şehitliklere gidenler bilirler; orada garip bir sessizlik vardır..orada yürürken yere basmaya korkarsınız, sanki uyuyan bir bebeği uyandıracakmışsınız hissi olur..orada toprağın altında yatan her şehit,üzerinde toprak diye gezenlere sanki sessizlikte çok büyük bir ders vermektedir...

       Düşünmeden edemem... o zaman canlarını vatan için verenler,o zaman sevdiğini,eşini anasını,bacısını,evladını bırakıp cepheye gidenler ; o zaman silaha karşı  canla başla mücadele edenler,aç aç savaşanlar ;atılan el bombalarını geri yollayanlar,o el bombasından eli parçalanınca da hastaneden komutanına"sağ elim parçalanmış olabilir sol elim daha sağlam! emirlerinize hazırım komutanım!"yazan telgraflar yollayanlar  bu zamanda ,bu şartlarda yaşasalardı onlar da bizim gibi hayat derdinde olacaklardı elbette..günlük telaşlarla hayatlarını devam ettireceklerdi... çağın gerektirdiklerini yapacaklardı elbette..bazısı çok zengin, bazısı bilim insanı,bazısı öğretmen...
        
     Ne hayalleri ,umutları ,hedefleri vardı yüreklerinde yaşattıkları ama hepsini hiçe saydılar vatan uğruna.. canlarını ortaya koydular..kefensiz yatmayı göze aldılar...Yahya Çavuş oldular,Seyit onbaşı oldular,57. Alay oldular,MUSTAFA KEMAL oldular....

            Ben bugün ekmek yaptım hayatımda ilk kez...içimde o gün ekmek bulamayanların duygularını,gururlarını vatan sevgilerini hissettim.. ben bugün ekmek yaptım ÇANAKKALEME
  " ekmeksiz kal ama vatansız kalma" diye düşünüp canını feda edenlerin     onlar sayesinde bugün   " hem Vatanımız var hem ekmeğimiz  " Onlar da bugün yaşasalardı eğer; bizim gibi olacaklardı,yiyecek ,içecek,gülecek,sevecek,ağlayacak...Peki biz onların yerinde olsaydık bırakın ekmeksiz...tam teşkilat bile olsak koşa koşa cepheye gider miydik??

  Bu yazıyı yazdığımda ekmek almak için evden çıkıp da bu ülkenin güvenliğini sağlamakla yükümlü güçlerce öldürülmemişti Berkin ! Ali İsmail doğum gününü kutluyordu , Medeni hayat telaşındaydı ben gibi. Hepsi hayattaydı , umutları vardı. Yıllar önce bir 18 Mart'ta vatan için ölenler varken , şimdilerde ne uğruna öldürülüyor.


Yazacak söyleyecek onca şey varken geçmişte onca mücadeleyle bağımsızlığımız kazanılmışken bizi böyle yıldırmaya , nefrete , birbirimize düşürmeye çalışanlara da yazıklar olsun !

İmza : Ayça , biraz umutsuz , geçmişten değil gelecekten korkan anne...