5 Kasım 2013 Salı

Tarko Halleri


  Uzun bir aradan sonra yine karşınızdayım sayın seyirciler. Yazmayı çok seviyorum , çok da istiyorum her gün bir şeyler yazayım ama zaman  yetmiyor /kalmıyor.

  Bizim evde de ülkede de gündem çok hızlı ilerliyor.Tam bir konu hakkında yazacağım hop gündem değişiyor. Benim konu demode kalıyor ya da birileri zaten yazmış oluyor. Benim yazma işi de başlamadan hevesimle beraber bitiveriyor.

    Ülkeyi de kendimi de geçtim ,benim bu blogu yazma amacım oğluma bir anı defteri bırakmakti.Bari bu amacıma hizmet edeyim de yazayım dedim.

    2.Sınıfa hızla giriş yapan Tarko'nun okulu gayet iyi gidiyor. Her şey yolunda. Okulu bu sene tam gün oldu sabah 9.00 öğlen 14.20 arası okulda Tarko. Yemek ve servis krizlerimiz oldu ilk günlerde maalesef. Bu beni üzdü oğlumu yordu. Öğlen sıcak yemek yesin diye kendim okuldan çıkınca koşturarak onun okuluna gidiyor lojman gazinosunda yemek yedirip tekrar okula bırakıyordum.Çok yoruluyordum ama yediği yemekler buna değerdi. Tam düzeni kurduk derken valilik kararıyla okulların öğle araları kısaltıldı.20 dakikada yemeğe  gidip gelmenin imkanı olmadığından "beslenme çantası" uygulamamıza geri döndük. Yanına meyve , çerez, kek , börek gibi atıştırmalık koyuyorum. Öğle yemeğini okuldan erken geldiği için  evde yemeye başladı. Daha iyi oldu bence.Tam bunu hallettik derken servis arıza çıkardı. 9.00 da derse giren Tarko 8.00 da servise binecek yoksa servisimiz okula yetişemeyecekmiş.Her şeyi geçtim  lise servisi yaparken Tarkan'ı da aldığını üstelik de ön koltuğa oturttuğunu öğrenince delirdim. Derhal servisi bıraktım başka bir servis bulamadığımdan taksi ile anlaştım. Evet servise verdiğimin iki katı bir ücret veriyorum ama içim rahat.Yemek ve ulaşım sorunumuz böylelikle hallettik.
  
  Okulsal bir sorunumuz yok.Bu yıl daha bir istekli Tarko , bu da beni mutlu ediyor Cumhuriyet Bayramı ile ilgili ödev hazırlıyordu geçen haftalarda. Bana dedi ki " İremnaz şiirleri annesi ile beraber yazıyormuş.Biz de kendimiz yazalım Cumhuriyet Şiiri öğretmen bana da aferin desin " "Haydaaa bu nereden çıktı şimdi yavrum evladım internetten buluruz bir şiir işte " desem de kandıramadım. İçimde uyuyan şairi dürttüm. Sağolsun iki dörtlük yazabildik :D Tarko da okulda okumuş şiiri aferini kapmış mutlu geldi ertesi gün :) Bir başka gün ,(yine ödev yapıyoruz !) çalışma kitabı etkinliği : Atatürk ile benzer özelliklerinizi yazınız  Tarko : " Atatürk küçükken asker olmak istiyordu , ben de istiyorum. Atatürk çok planlı ve çalışkandı , ben de olmaya çalışıyorum Atatürk sarı saçlı ,mavi gözlüydü   ben değilim ama olsun .Bu çocuklar bir alem :) Bir gün de sordu " Amin alayı nedir annee?" Ben şokta ( meğer kitabında yazıyormuş ) ben cevap verene kadar o bana dedi ki "Koskoca öğretmen olmuşsun bilmiyorsun , ben senden daha iyi biliyorum geçmişi , Osmanlıda okula başlama töreni" demez mi ? Çocuk haklı gençler , dağılın :D Gelelim matematiğe , ritmik saymaya kadar her şey yolundaydı azıcık takıldı ama sonra, hemen toparladı. Anne olaya el koydu tabi ki sonuç :Başarılı :)






     Sadece dersler değil , ders dışı faaliyetler de iyi gidiyor. Ritm dersine tam gaz devam . Bu yıl bateriye geçti ve çok keyif alıyor.Bateri derslerini iple çekiyor.  Beceriyor da kerata :) Mutlu ve gururluyum. Geçen hafta kendi isteğiyle okulun halk oyunları grubuna yazılmış. İlk dersi gayet iyi geçti. Biraz yeteneklerini benden almış çocuğum , çok şükür  :P ( babanın hakkını yemeyelim dans konusunda yeteneklidir ) Yüzme dersimiz havuzun problemi ( ne havuz problemiymiş yahu :/ )   çözülemediğinden başlayamadı. Hangi faaliyeti yaparsa yapsın ben sadece ona rehberlik yapıyorum kendisi seçiyor. Kendini tanıyan , yeteneklerinin farkında olan bir çocuk Tarko doğru seçimler yapıyor.










   Okuma alışkanlığı da çok gelişti bu yıl .Her gece mutlaka kitap okuyarak uyuyor.Her pazar kitapçıda bie saat geçiriyoruz beraber ve bundan buyuk keyif alıyor.Kendi kitabını kendisi seçiyor bu nedenle de okumaktan sıkılmıyor. Bu da beni mutlu ediyor.

       

   Bütün bunlar olurken doğru yaptığı bir şeyi yanlış yaptığını farkettim. Düşen dolgularını yeniletmek için diş hekimine gitmiştik. Diş hekimimiz  dişlerini doğru fırçalamadığını söyledi. Meğer Tarko sadece fırçayı gezdiriyormuş. Çözüm olarak elektrikli fırça önerdi.Şimdi hem doğru fırçalıyor hem de bembeyaz gülümsüyor.
       
           




  Tarko'nun Diren ile maceraları bir harika. İyi ki Diren var , kardeş yerine geçti resmen. Kimi zaman kavga ediyorlar kimi zaman oyun oynuyorlar. Çok mutlulular. Tarko bazen Diren'i kıskansa da onsuz yapamıyor. Kardeşler de böyle değil midir ? Direnli maceraları ayrı   bir yazıda devam etmek üzere kapatıyorum . Evimizin neşe kaynağı Diren kedişimizin maceralarını bekleyin anacım :)
                     
                 


   Tarko'nun yazın başlayan "korku" problemi   şiddetini kaybetse de hala devam ediyor. Bununla ilgili kitaplar , yazılar , makaleler okuyorum. Değişik taktikler uyguluyorum. Onları da paylaşacağım.


 Bu aralar  blog yazamasam da instagram'da bolca paylaşım yapıyorum. Instagram çok samimi geliyor bana , en sevdiğim sosyal ağ :) Tarko maceraları da fotoğraflı ve videolu olarak #tarkohalleri tagi ile instagramda .

Takip etmek isterseniz  : @anneayca  @dtarko


İmza : Hallerden hallere geçen Tarko'nun içgüveysinden hallice hallerdeki annesi AnneAyça :)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder